NFeyF. Kathy Stinson ve Dusan Petricic, Joshua Bell’in gerçek öyküsünden esinlenerek azme, inanca ve başarıya dair cesaret verici bir hikâye anlatıyorlar. Yazan Nida Dinçtürk Daha önce Esrarengiz Kemancı’da dünyaca ünlü keman virtüözü Joshua Bell’in katıldığı bir sosyal deneyden yola çıkarak çocukların sanatla ilişkisine dair leziz bir öykü anlatan Kathy Stinson ve Dusan Petricic ikilisi, okurlarına bu kez Joshua Bell’in keşfediliş öyküsünü sunuyor. Sumru Ağıryürüyen çevirisiyle Türkçe okuyabildiğimiz Kemanın Dansı, yine Kuraldışı Yayınları etiketi taşıyor. Joshua’nın henüz küçük bir çocukken müzikle kurduğu bağı anlatarak başlayan kitap, küçük müzisyenin kemanıyla bir yarışmaya katılmak istemesiyle devam ediyor. Bu çok önemli yarışmaya katılmak için Joshua, oldukça zor bir parça seçiyor. Öğretmeni bu konuda onu uyardığında ise parçanın içindeki öyküyü duyduğunu söyleyerek ısrarcı oluyor. Joshua çok zorlanıyor, çok çalışıyor ve hiç yılmıyor. Ve yarışma zamanı gelip çatıyor. İşte Joshua sahnede! Performansı sırasında her şey yolunda zannederken minik bir hata yapıyor, şaşırıyor ve parçası yarım kalıyor. Fakat o, sahneden çekilmek yerine öyle bir hamle yapıyor ki ta hikâyenin başında duyduğunu söylediği öykü, parçayla beraber ona eşlik ediyor, onu sarıyor. Sonuç olarak bugün hepimizin tanıdığı, büyük yetenek Joshua Bell oluyor. Kemanın Dansı, Joshua Bell’in gerçek başarı öyküsünden yola çıkarak okurlarına yetenek sahibi oldukları, aşkla yaptıkları işe inanmanın kıymetini anlatıyor. Bunu yaparken, aslında topluluk karşısında zorlanan, başarısızlık kaygısıyla kendisine kaçacak delik arayan miniklere de cesaret veriyor. Kemanın Dansı, öyküsünü işitebildiğiniz tüm tutkularınızın peşinden gitmeye dair, her yaştan okur için yüreklendirici bir eser. Üstelik, gerçek başarılardan ilham almak için değerli bir örnek. Kemanın DansıKathy Stinson, Dusan PetricicTürkçeleştiren Sumru AğıryürüyenKuraldışı Çocuk, 32 sayfa E. Nida Dinçtürk1990 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nden mezun oldu. İstemeyerek girdiği bölümden, bir meslek aşığı olarak çıktı. Dünya Gazetesi’nde editörlük ve muhabirlik yaparak başladığı meslek yaşamını, TRT’de çeşitli kültür sanat programlarında sürdü. Son olarak Sputnik Haber Ajansı’nda görev aldı ve hem akıl hem ruh sağlığı için daha çok yol almadan gazetecilik yapma hayalini rafa kaldırdı. Şimdi Milliyet Kitap, Milliyet Sanat, Agos Kirk ve İyi Kitap gibi yayınlarda edebiyat yazıları yazıyor, röportajlar yapıyor, diğer yandan blog yazarlığı meselesini çözmeye çalışıyor. Aklını başında tutabilmek için ise çocuk kitaplarına sığınıyor. Uzun yürüyüşlere, bisiklete, pikniğe tutkun; denize, güneşe, toprağa, meyveye ve toplara pek düşkün bir oğlana meftun. Öğrencilerin yıl boyunca hazırlandıkları dans, ve müzik gösterilerini sergilediği ve 1500 öğrencinin sahneye çıktığı gecenin en dikkat çekici bölümü ise 500 kişilik dev koro ve Türkiye'de ilk kez gerçekleşen iPad Orkestrası oldu. Gecede ayrıca ünlü keman virtüözü Canan Leslie Anderson sahne aldı. Doğa Koleji 10. Yaşını İstanbul Kongre Merkezinde gerçekleştirdiği muhteşem bir geceyle kutladı. Gece boyunca Doğa koleji öğrencilerinin yıl boyunca hazırlanarak sergiledikleri müzik ve dans gösterileri seyircilerden büyük beğeni aldı. Bu yıl 10. yaşını kutlayan Doğa Koleji, İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlediği geleneksel "Yılsonu Dans ve Konser Gecesi" ile izleyicilere unutulmaz bir gece yaşattı. Gecede 1500 öğrenci sahneye çıktı. Öğrencilerin yıl boyunca hazırlandıkları dans ve müzik gösterilerinin en dikkat çekici bölümü ise 500 kişilik dev koro ve Türkiye'de ilk kez gerçekleşen iPad Orkestrası oldu. Gecede ayrıca ünlü keman virtüözü Canan Leslie Anderson sahne aldı. Keman dinletisinden iPad müzik korosuna İlkokul öğrencilerinden oluşan bir koroyla başlayan etkinlikte Doğa Koleji öğretmenleri, yeni bir besteyle hazırladıkları "andımız" marşıyla açılışı gerçekleştirdi. Daha sonra ise sahneyi dünyaca ünlü Keman virtüözü Canan Leslie Anderson aldı. Anderson, "Nuh Tufan"ı ve "Hot Love" şarkıları ile seyircilere inanılmaz bir müzik şöleni yaşattı. Geceye damgasını vuran bir başka gösteri ise Türkiye'de ilk kez gerçekleşen Doğa Koleji öğrencilerinin gerçekleştirdiği İpad Orkestrası oldu. Öğrenciler, ellerinde İpad'leriyle çıkıp, Barış Manço'dan "Kara Sevda" ve "Dönence" adlı şarkılarını koro eşliğinde çalarak söylediler. Gece daha sonra dans gruplarının gösterileriyle devam etti. Gecede konuşan Doğa Koleji CEO'su Uğur Gazanker Doğa Koleji'nin yeni öğretim dönemine 12 yeni kampüsün ekleneceğini müjdeleyerek "Biz bu yola çıkarken emin adımlarla çıktık ve zor olanı başardık. Kampüs sayımıza onlarcasını ekleyerek her geçen zaman daha da büyüyoruz fakat büyümekten öte kalitemizi arttırmak önemli ve asıl çabamızı buna harcıyoruz. Bu yıl 850 öğretmenimiz daha aramıza katılıyor; onlara güvenimiz sonsuz" açıklamasında bulundu. Yayın Tarihi 29 Haziran 2019 Cumartesi / 1132 Biyografi Müzik tarihinin en ünlü keman virtüözlerinden biridir. Keman tekniğine önemli katkılarda bulunmuş, keman, gitar ve oda müziği alanında bir çok eser vermiştir. 8 yaşından önce amatör bir müzikçi olan b... Müzik tarihinin en ünlü keman virtüözlerinden biridir. Keman tekniğine önemli katkılarda bulunmuş, keman, gitar ve oda müziği alanında bir çok eser vermiştir. 8 yaşından önce amatör bir müzikçi olan babasından keman dersleri almaya başlaya Paganini, 11 yaşındayken müzik çalışmalarını ilerletmek üzere Parma’ya gitmiştir. Bunun üzerine, çalışmalarına kendi kendine devam eden Paganini, 13 yaşındayken konser turnelerine başlamış, halk arasında Paganini, hakkında çeşitli söylentiler yayılmaya başlamıştır. Büyük kemancının şeytanla arkadaş olduğu, yayını şeytanın ona verdiği sihirli kuvvetle kullandığı değişik tekniği iskelet sistemiyle alakalı Marfan Sendromu sonucunda oluştuğunu ölümden sonra iskeletini inceleyen doktorlar ortaya koymuşlardır. Paganini şöhrete kavuştuktan sonra son derece lüks bir hayat sürmeye koyulmuştu. Çok fazla para kazanıyordu, çok kumar oynuyordu. Bir keresinde bir kemanını kumar masasında rehin bırakmış, bir konserde keman çalması gerekince bir başka meslektaşından ödünç keman istemek zorunda tutkusu onu 1838 yılında Paris’te bir kumarhane açmaya kadar götürmüştür. Ancak bu girişimi başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Livorno’da verdiği bir konserden sonra bir Fransız tüccar kendisine Guarnerius yapımı olağanüstü bir keman hediye etti. Paganini hayatı boyunca bu kemanı çaldı. Bu keman halen Cenova’da saklanmakta ve sergilenmektedir. 1825 yılında beraber turneye çıktıkları Antonia Binachi’den Cyrus Alexander adında bir oğlu olmuştur. Her nekadar oğlunun annesiyle evlenmese de ömrünün sonuna kadar oğlundan ilgisini esirgememiştir ve onu da bir müzisyen yapmıştır Paganini belli başlı eserleri arasında keman için 24 cappricio, keman ve orkestra için iki konçerto, ayrıca çeşitli keman parçaları vardır. Paganini, 27 Mayıs 1840’da Fransa’nın Nice şehrinde gırtlak kanserinden öldü, ölmeden önce günah çıkartmayı kabul etmediği için, uzun yıllar boyunca ölüsüne gömülecek yer verilmeyen müzisyen İtalya’nın Parma şehrinde gömülüdür. İtalyan Posta İdaresi 1982 yılında, doğumunun 200. yılı anısına bir hatıra pulu Kinski kendi çektiği ve başrolünü oynadığı "PAGANINI" filminde ünlü virtüözün hayatını anlatmıştır. Forumlar Kültür / Sanat Müzik Konserler ve Haberler Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız. Ünlü Iranli Keman Virtüözü Farjad`in Turkiye Turnesi 2010 Konuyu başlatan Ice Man Başlangıç tarihi 26 Mart 2010 Bu konuyu okuyanlar 1 Katılım 10 Şubat 2010 Mesajlar 31 Reaksiyon puanı 1 Puanları 0 Ünlü Keman Virtüözü Farjad Antalya'da 30 yıldır ülkesinden ayrı olan ünlü keman virtüözü İranlı Farjad, Antalya'da konser verdi. Farjad, "Burada, kendimi ülkemde hissediyorum" dedi. Ünlü keman virtüözü İranlı Farid Farjad, 2010 Türkiye turnesi kapsamında ilk konserini Antalya&8217;da verdi. Antalya Atatürk Kültür Merkezinde sanatseverlerle buluşan ünlü sanatçıya konserinde, eşi Mitra Tavakoli Farjad ile piyanist Armen Aharonian eşlik etti. "Kendimi Ülkemde Hissediyorum" Konserin sonunda Türkçe "merhaba" diyerek konuşmasına başlayan Farjad, "Tüm vatandaşlarımın Nevruz Bayramı&8217;nı kutluyorum. Burada aldığım hava ülkeme çok yakın. Ülkemi hissediyorum" dedi. Farjad, 30 yıldır ülkesinden ayrı olduğunu belirterek, &8217;&8217;Her zaman ülkeme gidip vatandaşlarıma konser vermek istedim ama şartlar müsait değil. Sizleri gördüğüm zaman kendimi ülkemde hissediyorum. Dua edin bizim ülkemiz de özgürlüğe kavuşsun. İtiraf edeyim sizi kendimden daha çok seviyorum çünkü içimdeki çok büyük boşlukları dolduruyorsunuz&8217;&8217; diye konuştu. Ortadoğu&8217;nun Duygulu Notaları 1938 yılında İran&8217;ın başkenti Tahran&8217;da doğan, Fars halk müziğinde çok derin birikime sahip sanatçı, Ortadoğu müziğinin özgün notalarını, duygulu olduğu kadar etkileyici, saf ve hüzünlü biçimde sergilemesiyle tanınıyor. Türkiye&8217;de Nerelerde Konser Verecek? 2008 ve 2009 yıllarında Türkiye&8217;de çeşitli kentlerde konser veren İranlı sanatçı, 2010 Türkiye turnesi kapsamında 27 Mart&8217;ta Diyarbakır, 29 Mart&8217;ta Adana, 31 Mart&8217;ta İstanbul ve son olarak 1 Nisan&8217;da İzmir&8217;de konser verecek. Kaynak Benzer konular Forumlar Kültür / Sanat Müzik Konserler ve Haberler

ünlü bir keman virtüözü bulmaca